<html xmlns:v="urn:schemas-microsoft-com:vml" xmlns:o="urn:schemas-microsoft-com:office:office" xmlns:w="urn:schemas-microsoft-com:office:word" xmlns="http://www.w3.org/TR/REC-html40">
<head>
<meta http-equiv=Content-Type content="text/html; charset=iso-8859-9">
<meta name=Generator content="Microsoft Word 11 (filtered medium)">
<style>
<!--
/* Font Definitions */
@font-face
        {font-family:Georgia;
        panose-1:2 4 5 2 5 4 5 2 3 3;}
/* Style Definitions */
p.MsoNormal, li.MsoNormal, div.MsoNormal
        {margin:0cm;
        margin-bottom:.0001pt;
        font-size:12.0pt;
        font-family:"Times New Roman";
        color:windowtext;}
a:link, span.MsoHyperlink
        {color:blue;
        text-decoration:underline;}
a:visited, span.MsoHyperlinkFollowed
        {color:purple;
        text-decoration:underline;}
p
        {mso-margin-top-alt:auto;
        margin-right:0cm;
        mso-margin-bottom-alt:auto;
        margin-left:0cm;
        font-size:10.0pt;
        font-family:Arial;
        color:black;}
span.E-postaStili18
        {mso-style-type:personal;
        font-family:Arial;
        color:windowtext;}
span.h11
        {font-family:Arial;
        color:black;
        font-weight:bold;
        font-style:normal;}
span.h41
        {font-family:Arial;
        color:black;
        font-weight:bold;
        font-style:normal;}
span.h21
        {font-family:Arial;
        color:black;
        font-weight:bold;
        font-style:normal;}
span.E-postaStili22
        {mso-style-type:personal-reply;
        font-family:Arial;
        color:navy;}
@page Section1
        {size:595.3pt 841.9pt;
        margin:70.85pt 70.85pt 70.85pt 70.85pt;}
div.Section1
        {page:Section1;}
-->
</style>
<!--[if gte mso 9]><xml>
<o:shapedefaults v:ext="edit" spidmax="1026" />
</xml><![endif]--><!--[if gte mso 9]><xml>
<o:shapelayout v:ext="edit">
<o:idmap v:ext="edit" data="1" />
</o:shapelayout></xml><![endif]-->
</head>
<body lang=TR link=blue vlink=purple>
<div class=Section1>
<p class=MsoNormal align=right style='text-align:right'><a name=ICERIKBASI></a><b><font
size=3 color=red face=Georgia><span style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia;
color:red;font-weight:bold'>Cumhuriyet 29.01.2010<o:p></o:p></span></font></b></p>
<p style='text-align:justify'><span class=h11><b><font size=3 color=black
face=Georgia><span style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia'>ODAK NOKTASI</span></font></b></span><font
size=3 face=Georgia><span style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia'><o:p></o:p></span></font></p>
<p align=center style='text-align:center'><span class=h41><b><font size=3
color=black face=Georgia><span style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia'>AHMET
CEMAL</span></font></b></span><font size=3 face=Georgia><span style='font-size:
12.0pt;font-family:Georgia'><o:p></o:p></span></font></p>
<p align=center style='text-align:center'><span class=h21><b><font size=4
color=navy face=Georgia><span style='font-size:14.0pt;font-family:Georgia;
color:navy'>Bir Dil, Nasıl ‘Bilinir’?</span></font></b></span><font
size=4 color=navy face=Georgia><span style='font-size:14.0pt;font-family:Georgia;
color:navy'><o:p></o:p></span></font></p>
<p style='text-align:justify'><font size=3 color=black face=Georgia><span
style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia'>Bir dili bilmek.<o:p></o:p></span></font></p>
<p style='text-align:justify'><font size=3 color=black face=Georgia><span
style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia'>Bu, yaşadığımız ortamda öylesine
yanlışlar üstüne bina edilmiş bir olgu ki, bir dili <i><span style='font-style:
italic'>“bilebilmek” </span></i>neredeyse olanaksız.<o:p></o:p></span></font></p>
<p style='text-align:justify'><font size=3 color=black face=Georgia><span
style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia'>Yanlışlar, anadilimizde başlıyor.
Çünkü bu toplumda: <i><span style='font-style:italic'>“Dil biliyor
musunuz?” </span></i>sorusundan anlaşılan, soruya hedef olanın <i><span
style='font-style:italic'>“yabancı dil” </span></i>bilip bilmediği.
Bir Türk’e Türkçe bilip bilmediğinin sorulabilmesi, kimse için akla sığar
bir durum değil. Çünkü eğer Türk iseniz, Türkçeyi <i><span style='font-style:
italic'>“zaten” </span></i>ya da <i><span style='font-style:italic'>“doğal
olarak” </span></i>bilirsiniz! Ve dil yanlışlarımız da işte daha bu
noktada başlıyor.<o:p></o:p></span></font></p>
<p style='text-align:justify'><font size=3 color=black face=Georgia><span
style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia'>Çünkü bizler -yani çoğumuz-,
hiçbir şeyin, ama hiçbir şeyin <i><span style='font-style:italic'>“zaten”
</span></i>veya <i><span style='font-style:italic'>“doğal olarak” </span></i>bilinemeyeceğini,
bu gerçeğin kapsamına anadilimizi bilmenin de girdiğini bilmiyoruz. Bu bağlamda
<i><span style='font-style:italic'>“bilgi” </span></i>ile <i><span
style='font-style:italic'>“gerekliliği” </span></i>birbiriyle
karıştırdığımız, bu yüzden de <i><span style='font-style:italic'>“bilme”</span></i>yi
kolaylıkla varsayabildiğimiz için bilmiyoruz. Anadilimiz Türkçe ise eğer, onu
bilmenin gerekliliğini ve doğallığını bilme eyleminin kendisiyle
karıştırıyoruz. Bu, neredeyse internetin günlük hayatımıza girmesiyle birlikte
toplumumuza artık <i><span style='font-style:italic'>“bilgi
toplumu” </span></i>gözüyle bakmamız kadar yanlış bir varsayım. Zira
internet, bize sayısız bilgi değil, fakat sayısız veri sağlar; bu verilerden
ihtiyaç duyduklarımızı kendimiz için bilgiye dönüştürmemiz, ancak seçtiğimiz
verileri zihinsel süreçlerimizden geçirerek birer bilgi niteliğiyle
özümsememiz, kendimizin kılmamız koşuluna bağlıdır. Bir defa edinilmiş bilginin
kalıcılığı veya unutulmazlığı, bu zihinsel düzlemde işleme eyleminin doğal
sonucudur. Buna karşılık veri yapısını koruyarak beynimize aldıklarımız,
beynimizin <i><span style='font-style:italic'>“ezberler” </span></i>dairesinde
geçici olarak kalan konuklardır.<o:p></o:p></span></font></p>
<p style='text-align:justify'><font size=3 color=black face=Georgia><span
style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia'>Dil bilmek açısından da -bilinmesi
öngörülen ister anadil, ister yabancı dil olsun- durum farklı değildir. Ancak
ülkemizde anadil için geçerli olan yanlış bakışlar, yabancı dil için de
geçerlidir. Dil bilmek açısından <i><span style='font-style:italic'>“az”,
“biraz”, “orta düzeyde”, “iyi” ve
“çok iyi” </span></i>gibi ölçütler söz konusu değildir. Başka
deyişle dil, bu bağlamda ancak <i><span style='font-style:italic'>“bilinen”
</span></i>veya <i><span style='font-style:italic'>“bilinmeyen” </span></i>olabilir;
bunun da nedeni, dil ile düşünme eylemi arasındaki çok özel ilişkidir. Herhangi
bir dili biliyor sayılabilmemiz için, o dilde düşünebiliyor olmamız gerekir;
düşünemediğimiz sürece, o dili henüz bilmiyoruz demektir. İşte bu yüzdendir ki,
hep Almancayı bildiğimi, buna karşılık -o dilde kimi zaman rahatlıkla kitap
okuyabilmeme rağmen- İngilizceyi henüz bilmediğimi söylerim. Çünkü Almanca bir
şey söyleyecek ya da yazacak olduğumda, önce söylemek istediğimin Türkçesini
kafamda oluşturup Almancaya çevirdikten sonra işe koyulmam; Almanca
söyleyeceğim veya yazacağım şeyi doğrudan Almanca düşünürüm. Bunun kanıtladığı
gerçek, Almancayı Türkçe kadar özümsediğim ve bir dil olarak benim kıldığımdır.
Ya da şöyle diyelim: Artık Almanca da benim için Türkçe kadar düşünce dillerimden
biridir. Bu durumun alternatifi birkaç tane değil, fakat tektir; o alternatif
de söz konusu dili bilmemektir. Buna karşılık bir dili tam ya da iyi derecede
bilmemek, biraz ya da orta düzeyde bilmek, aslında uyduruk söylemlerdir ve
örneğin kişinin tam düşünemediğini, ancak biraz ya da orta düzeyde
düşünebildiğini itiraf etmesiyle eşanlamlıdır.<o:p></o:p></span></font></p>
<p style='text-align:justify'><font size=3 color=black face=Georgia><span
style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia'>Ülkemizdeki dil ortamında, bir
dili çeviri yapacak kadar iyi bilmek veya çeviri yapacak kadar iyi bilmemek
gibi tuhaf söylemler de geçerlidir. Bu söylemler tuhaf ve yanlıştır, çünkü
beynin işleyişi, dil yoluyla gelen her iletiyi kendi anlama düzlemine çevirmek
yönündedir. Bu düzlemin düşüklüğü, aslında düşünmenin yetersizliğinden başka
bir şey değildir. Kısaca söylemek gerekirse, bu anlamda çevirmek, anlamanın kendisidir
ve hemen her an gerçekleşen -ya da, yukarıdaki koşulları yetersiz ise,
gerçekleşemeyen!- bir zihinsel etkinliktir.<o:p></o:p></span></font></p>
<p style='text-align:justify'><font size=3 color=black face=Georgia><span
style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia'>Evet, bildiğimiz dil, ancak
düşünebildiğimiz dildir; düşünmeyi alışkanlığa dönüştürmemiş bir toplum için
ise böylesi, herhalde epey tedirgin edici bir dil anlayışı olsa gerektir!<o:p></o:p></span></font></p>
<p style='text-align:justify'><b><font size=3 color=black face=Georgia><span
style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia;font-weight:bold'><a
href="mailto:acem20@hotmail.com?subject=YoreNet%20e-MEDYA%20$%7bTARIH%7d-$%7bYAYIM_ADI%7d-$%7bHKODU%7d">acem20@hotmail.com</a></span></font></b><font
size=3 face=Georgia><span style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia'><o:p></o:p></span></font></p>
<p class=MsoNormal style='text-align:justify'><font size=3 face=Georgia><span
style='font-size:12.0pt;font-family:Georgia'><o:p> </o:p></span></font></p>
</div>
</body>
</html>