[Turkmath:1678] Re: Yazmak zorundasın
Mehmet Can
mcan at ius.edu.ba
Wed Nov 30 09:07:50 UTC 2016
Nazimin biraz abarttigini bir kontrast vererek gostermeye calisayim.
Necip Fazil bir mecliste genc radikallerin sairin onceki hayatina dair elestirilerine muhatap olmustu.
cevabi soyle oldu:
Tamam
Sizler yetisip acmis kusursuz gullersiniz.
Ben ise sizin fidaninizin dibindeki bokum (gubreyim), bok.
Mehmet Can
_____________________________________
Prof. Dr. Mehmet Can
The University Information Technology Center
INTERNATIONAL UNIVERSITY OF SARAJEVO
Hrasnicka cesta 15, 71000 Sarajevo, B&H
Phone: +387 33 957 150 ; Fax: +387 33 957 105
mcan at ius.edu.ba ius.edu.ba/mehmet-can
________________________________
From: Turkmath <turkmath-bounces at listweb.bilkent.edu.tr> on behalf of Mehmet Can <Mehmet.Can at listweb.bilkent.edu.tr>
Sent: Wednesday, November 30, 2016 8:51:13 AM
To: Timur Karacay; turkmath at listweb.bilkent.edu.tr
Subject: [Turkmath:1677] Re: Yazmak zorundasın
Sayin Karacay
Bence Nazim biraz abartmis.
Regards,
Mehmet Can
_____________________________________
Prof. Dr. Mehmet Can
The University Information Technology Center
INTERNATIONAL UNIVERSITY OF SARAJEVO
Hrasnicka cesta 15, 71000 Sarajevo, B&H
Phone: +387 33 957 150 ; Fax: +387 33 957 105
mcan at ius.edu.ba ius.edu.ba/mehmet-can
________________________________
From: Turkmath <turkmath-bounces at listweb.bilkent.edu.tr> on behalf of Timur Karacay <tkaracay at listweb.bilkent.edu.tr>
Sent: Tuesday, November 29, 2016 8:00 PM
To: turkmath at listweb.bilkent.edu.tr
Subject: [Turkmath:1676] Yazmak zorundasın
Sevgili Yılmaz,
Layık olmadığım sözlerine nasıl yanıt vereceğimi bilmiyorum. Şu anda aklıma gelenler:
1. Sende yazma yeteneği olmasaydı, kimse yazmanı sağlayamazdı. Çok farklı bir üslubun var. O uslüp yazılarına çeşni katıyor.
2. Sen dünyayı en çok gezen yerli matematikçisin. Bunun değerini bil. "Çok gezen mi, çok yaşayan mı bilir?"
3. Neden yazman gerekiyor sorusuna, yeni duyduğum bir gerçek olay (fıkra) ile yanıt vereceğim.
Nazım Hikmet, bu toprakların yetiştirdiği büyük ozanlardan biridir. Öyle olduğu için Bursa hapishanesinde yatmaktadır. Bir gün adalat bakanlığının müfettişlerinden birisi hapishaneyi teftişe gider; gitmişken ünü çok yayılan Nazım Hikmeti görmek ister. Hapishane müdürünün koltuğuna yayılmış halde , Nazım'ı çağırmalarını emreder. Nazım, zavallı bir mahkûm, mahkûm elbiseleri içinde içeri girer ve müfettişin yanında el pençe duran hapishane görevlilerinin karşısında, odanın orta yerinde ayakta bekler. Müfettiş ona "otur" demez. Kendisinin ne büyük, Nazımın ne küçük olduğunu ima eden konuşmalarını sürdürür. Son darbeyi indiren gladyatör edasıyla
-"Aramızdaki farkı görüyor musun, haydi git koğuşuna" der!
Nazım çıkmak için araladığı kapıdan geri döner:
-Müfettiş Bey, Ömer Hayyam'ı biliyor musun?"
der. Müfettiş Ömer Hayyam'ı hiç okumamıştır, ama adını duymuştur:
-Evet, biliyorum!
yanıtını verir. Nazım devam eder:
Peki, Ömer Hayyam zamanında adalet işlerine bakan vezirin adını biliyor musun?
Müfettiş yanıtı
-Hayır ?
olur. Nazım sakince devam eder:
-Müfettiş Bey, işte aramızdaki fark odur.
der ve kapıdan çıkar.
--
This message has been scanned for viruses and
dangerous content by MailScanner<http://www.mailscanner.info/>, and is
believed to be clean.
-------------- next part --------------
An HTML attachment was scrubbed...
URL: <http://yunus.listweb.bilkent.edu.tr/pipermail/turkmath/attachments/20161130/123eeb66/attachment-0001.html>
More information about the Turkmath
mailing list