[Turkmath:2017] Zafer Ercan'ı duyar gibiyim:
yilmaz akyildiz
yilmaz.akyildiz at gmail.com
Thu Mar 2 20:51:41 UTC 2017
Timur ağbinin ekdeki yazısı için Zafer Ercan'ın
"..zaten öyle yapılmıyor mu, birşey mi kaçırdım ne?"
dediğini duyar gibi oluyorum.
Zafer de haklı, çünkü kendisi yeni mahsul (nesil) ve
fırından çıkmak üzre olan son yazdığı Topoloji kitabının bel kemiği limit
olmalı.
Anlaşılan o ki Zafer tarih bilmiyor!
Bizler artık birer dinazoruz, (bir başka dinazor Çiğdem Kağıtçıbaşı yı
bugün kaybettik..) ve Timur ağbi de bu işin tarihine el atıyor.
Zafer Ercan'ın okulunda olmayabilir ama belki diğer başka yerlerde reel
sayıların inşaası hala eski usullerle yapılıyor.
Eski usul derken, geçenlerde "İTÜ İnşaatçı Matematikçilerimiz" konusunu
1964 girişli sınıf arkadaşlarımla da paylaştım, bakın nasıl yaralarına tuz
basmışım. 53 sene geçmiş hala unutmamışlar. İşde Timur ağbinin yazdıkları o
zamanların eğitiminin hatırlatması yanında topu yeni nesil en son Topoloji
Kitabı nın yazarı kendisi de bir "limiting case" olan Zafer Ercan' a
atması..
Aşağıda mesajlarını okuyacağınız benim sınıf arkadaşlarıma ilaveten Uluğ
Çapar ve Barış Kendirli den Kara Selma Soysal hususunda çok da güzel anılar
ve methiyeler okumuştuk. Zaten onlar da neticede mühendis değil matematikçi
oldular..
" Selma Hanim benim 1959-1960 da hocam oldu, ve onun güzel anlatımı
nedeniyle matematiği daha çok sevdim. Hatta sınıftan bir arkadaş kendisine
aşık oldu ve maalesef bu yüzden de akıl hastası oldu.
Nur içinde yat Selma Hocam.
Barış Kendirli
"
Arkadaşlar, 60 lar çok farklıydı, her açıdan.
Matematik de bundan nasibini aldı:
Bakınız bir başka sınıf arkadaşım ne yazdı:
"
Biliyorsunuz, ITU'ye girmek bizim lise donemlerimizde bir tutku idi. A
a...
hhh bir girebilsem! Bundan birkac yil once merhum usta kalem Hasan Pulur soyle
bir sey demisti: "Bir ogrenci ITU sinavlarini ikinci kez de kazanamayinca
Fatih Camii'nin minaresine
çıkıp
kendisini asagiya atarak intihar etmisti." Kim bilir buna banzer baska ne
aci olaylar olmustu. Kazanamayinca tedavi gorenlerin de oldugunu duymustum
"
Selma Soysal Dedekind Kutuları derdi,
Timur ağbi Dedekind Kesimleri diyor ve ekliyor:
"calculusa yeni başlayanların zor anladığı bu konu..."
yani Deniz'imiz ağlamakta haklıydı:
"O kutuyu benim mantigim reddediyor.
Ne luzum var bildigim PI yi kutu icine sokmaya.
Bir halta da yaradigini sanmiyorum.
Sirf matematik olsun diye ise amk o kutunun.
Gencligimin en guzel gunlerini karartti.
Frenkel'in "Askin matematigi dedigi bu herhalde.
Kutulamalar elma sekerinin sapi gibi elimizde kaldi.
Kullandigim matematik, hic bir zaman Kara Selma'ninki olmadi,
Kabakcioglunun ogrettikleri oldu.
"
(Zafer Erca Deniz'in bu iç dökmesi için "müthiş tespit" dedi)
Deniz devamla:
"Selma hanim, Huseyin'in dedigi gibi Yilmaz icin gonderilmis bir lutuf
oldugunu, yazilardan anliyorum.
Ancak yine de, o siniftaki 180 kusur muhendis adayinin %80 inin (belki de
fazla) matematikten korkmasina, hatta nefret etmesine neden oldugunu da ben
53 yildir unutamiyorum.
Neyse ki, ikinci sene gelen Kabakcioglu hoca ve asistani (sari Selma derdik
kendisine) sayesinde bu korkularimizi yenebildik. Cunku Kara Selma, o gune
kadar okudugumuz matematigin bosuna oldugunu hissettiren bir tavir
icindeydi.
Ve anlatma yetenegi olmadigi icin dersin cogunda birbirimizin yuzune bos
gozlerle bakardik.
Yilliktaki ilk 5 kisi disinda.
Gunah cikartmak icin, anlatma yetenegini, Saffet Muftuoglu'nun katlinde
sahit oldugu icin sok gecirip, kaybettigini soylediler ama bizlere verdigi
onca zarardan sonra.
Onlarda malesef ilk yil oldugu icin anladiklarini cok kucuk bir cevre
disinda kimse ile paylasmadilar.
Derste hirsimdan agladigim gunleri hatirlarim hala.
Onu affedebilmis degilim, bunca yildan sonra.
(Temel'in dedigi gibi; "Onun da bi yerindeydi sanki")
Ve
Vedat ilave etti:
"
Selma Hoca'mizin bu kutulama (Dedekind cut) işini üstelik de dersin en
başlarında, üstelik de kazandigimiz onemli bir giris sinavinin hemen
ertesinde bizim onumuze koymasinin nedeni uzerinde bu aksam çöyle sakin
kafa ile tekrar dusundum. Bu konunun sirfi matematigin (Pure mathematics)
konulari arasinda oldugu konusunda kusku yok.
Bana oyle geliyor ki, Hoca'nin amaci bu konuda bizlere kenarindan
kosesinden sirfi matematik konusunda bir çeşni vermeye calismakti. Ama bu
is galiba birkac hafta surdu ve çeşni olmaktan cikti ve hepimizin agiz tadi
bozulmus oldu. Bakin Deniz hala bozulan agiz tadinin etkisi altinda.
Animsadigim kadariyle, Hoca bu konu ile ilgili hic soru sormadi. Bir
yoklayin belleklerinizi!
Samimi olarak sunu da soyleyeyim: Ben bu kutulama isinin ne oldugunu ancak
Yilmaz'in bu aciklamalari sayesinde ogrendim. Yani, Hoca'nin dersinde
yediklerimiz keci boynuzunun cok otesindeydi. "
-------------- next part --------------
An HTML attachment was scrubbed...
URL: <http://yunus.listweb.bilkent.edu.tr/pipermail/turkmath/attachments/20170302/cf442b33/attachment-0001.html>
More information about the Turkmath
mailing list