[Turkmath:2044] Re: [Tmd-uye: 1508] "İTÜ İnşaat Kökenli Matematikçilerimiz"..
Hüseyin Eğinç
huseyin.eginc at gmail.com
Mon Mar 6 16:50:58 UTC 2017
Eyüp Özek . . . İTÜ inşaat 69 mezunu . . .
6 Mart 2017 11:40 tarihinde Mehmet Can <mcan at ius.edu.ba> yazdı:
> SAyin Eginc
>
>
> 1962 Izmir Ataturk Lisesi 3 Fen B sinifi ITU'lu olmak isteyenlerle dolu.
>
>
> Eyub de onlardan biri, ITU'lu olabilenlerden mi bilmem.
>
>
>
> Mehmet Can
>
> _____________________________________
>
> Prof. Dr. Mehmet Can
>
> *The University Information Technology Center*
>
>
>
> *INTERNATIONAL UNIVERSITY OF SARAJEVO *
>
> *Hrasnicka cesta 15, 71000 Sarajevo, B&H*
>
> *Phone: +387 33 957 150 <+387%2033%20957-150> ; Fax: +387 33 957 105
> <+387%2033%20957-105>*
>
> *mcan at ius.edu.ba <mcan at ius.edu.ba> ius.edu.ba/mehmet-can
> <http://ius.edu.ba/mehmet-can>*
> ------------------------------
> *From:* Hüseyin Eğinç <huseyin.eginc at gmail.com>
> *Sent:* Monday, March 6, 2017 9:45:26 AM
> *To:* Mehmet Can
> *Cc:* yilmaz akyildiz; turkmath; tmd; Ulug Capar; Timur Karacay
> *Subject:* Re: [Turkmath:2024] Re: [Tmd-uye: 1508] "İTÜ İnşaat Kökenli
> Matematikçilerimiz"..
>
> Mehmet bey . . .
>
> Size . . .Lise arkadaşınız Eyüp Özek in selamları var . . .iletmemi istedi
> . . .
>
>
>
> 6 Mart 2017 10:02 tarihinde Mehmet Can <Mehmet.Can at listweb.bilkent.edu.tr>
> yazdı:
>
>>
>> Sayin Yilmaz
>>
>>
>> Haziran 25, 1932 de "Riyaseti Cumhur Orkestrasi" kurulduktan sonra
>> Anadolu turnesine cikmasi irade buyuruldu.
>>
>> Turne Erzurum'dan baslayacakti. Ahali meydana toplandi. Orkestra ne
>> calacaksa caldi.
>>
>> Halkin dagilmasina izin verildiginde bir Erzurumlunun
>>
>>
>> "Erzurum Erzurum olali boyle eziyet gormedi" dedigi duyuldu.
>>
>>
>> Zati aliniz her konsere gittiginizde Sayin Capar'i gorseniz de, o cok
>> ozendogonoz sey olamazsiniz.
>>
>> Sosyal genleriniz buna izin vermez.
>>
>>
>> Gelin, koylu kalin.
>>
>>
>> M Can
>>
>>
>>
>> Regards,
>>
>>
>>
>> Mehmet Can
>>
>> _____________________________________
>>
>> Prof. Dr. Mehmet Can
>>
>> *The University Information Technology Center*
>>
>>
>>
>> *INTERNATIONAL UNIVERSITY OF SARAJEVO *
>>
>> *Hrasnicka cesta 15, 71000 Sarajevo, B&H*
>>
>> *Phone: +387 33 957 150 <+387%2033%20957-150> ; Fax: +387 33 957 105
>> <+387%2033%20957-105>*
>>
>> *mcan at ius.edu.ba <mcan at ius.edu.ba> ius.edu.ba/mehmet-can
>> <http://ius.edu.ba/mehmet-can>*
>>
>>
>> ------------------------------
>> *From:* Tmd-uye <tmd-uye-bounces at listweb.bilkent.edu.tr> on behalf of
>> yilmaz akyildiz <yilmaz.akyildiz at listweb.bilkent.edu.tr>
>> *Sent:* Friday, March 3, 2017 1:36 PM
>> *To:* turkmath; tmd; Ulug Capar; Timur Karacay
>> *Subject:* [Tmd-uye: 1508] "İTÜ İnşaat Kökenli Matematikçilerimiz"..
>>
>> önceden söylemiştim bu sayfalarda:
>> 1965-66 yıllarında Taşkışla 111 veya 126 Nolu anfilerin birindeki ders
>> esnasında bir hocamız:
>> "*biz bu sıralardan pek çok değişik alanlarda pek çok değerli insanlar
>> yetiştirdik*"... demişti. Malumunuz o zamanlar Çoban Sülü Başbakan ama
>> Hoca Necmettin henüz siyasetin ön saflarına çıkmamıştı, zaten o Makina
>> dandı.
>> Şimdi bakın şu paragrafın sahibi Uluğ Çapar ın da aynı sırlardan
>> geldiğini öğrenmiş oluyoruz:
>> "Ben bir Fulbright grantee's olarak Amerika'da o da Fransa'da doktora
>> yaparken birbirimize 50 şer sayfalık uzun mektuplar yazardık müzik ve
>> kültürel konularda. (Ben Brown Senfoni Orkestrasında keman çalıyordum,
>>
>> bir de Brown satranç şampiyonu olmuştum !)
>> "
>> Boru değil bu, 50 sayfalık el yazısı mektuplar...
>> Tevekkeli, İstanbulda ne zaman bir klasik müzik konserine gitsem
>> yanındaki kızıl saçlı sevgili eşinden hemen gözüme çarpar Uluğ abi de
>> ordadır o gece, hiç kaçırmaz.
>> Timur ağbi bana der hep "yazmalısın". Benim hikayelerim Uluğ ağbininkiler
>> yanında çok köylü kalır. Esas Uluğ ağbi yazmalı 50 leri 60 ları 70 leri.
>> Gelin umalım, ikinci Olasılık kitabını bitirdikten sonra Uluğ Çapar
>> anılarını da yazar. Yazmazsa çok yazık olur. Lütfen sizlerde manevi baskı
>> kurun! Yoksa nerden bilecektiniz Cahit Arf ın Orta Okulda Kabakçıoğlundan
>> sonra geldiğini? ayın görünmeyen yüzünün hikayesini?
>> Bir de sorun Uluğ Çapar a "ne geziyorlarmış Dame de Sion'un
>> kapılarında?"... biz de yakamıza o "eşek arısı" ndan takıp az gezmedik kız
>> liseleri kapılarında... (benzer senaryo Orhan Pamuk'un İstanbul kitabında
>> da vardır).
>> Lütfen şunu da hatırlatın Uluğ Çapar a:
>> zaten "yazmak için yaşamakmış hayat", (gabriel garcia marquez).
>>
>> y.a.
>>
>>
>> ---------- Forwarded message ----------
>> From: Uluğ Çapar <ulcapar at gmail.com>
>> Date: 2017-03-03 13:56 GMT+02:00
>> Subject: Re: [Tmd-uye: 1506] Zafer Ercan'ı duyar gibiyim:
>> To: yilmaz akyildiz <yilmaz.akyildiz at listweb.bilkent.edu.tr>
>>
>>
>> Sevgili Yılmaz, Saygıdeğer Liste Üyeleri,
>>
>> Sevgili Yılmaz, İTÜ kökenli matematikçiler konusunu hakkettiğimizden
>> daha
>> fazla kapsadığın düşüncesindeyim. Gene de çok teşekkürler. O zaman
>> canınızı sıkmazsam
>> bölük pörçük birkaç anımı daha nakledeyim :
>>
>> Yüksek Matematik I ve II derslerinin temel hocası Tevfik Okyay
>> Kabakçıoğlu idi.
>> Cahit Hocaya hayatında matematikteki tek ikinciliğini (orta eğitim
>> sırasında) tattıran kişi
>> olduğunu daha sonraları duymuştum. Çok yalın, sempatik ve mütevazi bir
>> kişiliği vardı.
>> Öğrenciler onu çok sevmiştik. "Uslu durursanız sizinle daha sonra aya
>> seyahat yaparız"
>> demişti. Onun Türkiye'de astronomide doktora yapan ilk öğretim üyesi
>> olduğunu da daha
>> sonra öğrenmiş ve aya seyahat konusunda neden bu kadar bilgili olduğunu
>> anlamıştım.
>> SPUTNIK çağı idi ama daha henüz aya ayak basılmamıştı. Bize ayda
>> dolaşırken birbirimizin
>> yüzlerinin güneş vuran yarısını çok aydınlık, gölgedeki diğer yarısını
>> ise simsiyah göreceğimizi
>> anlatmıştı (su buharı yokluğundan)!
>>
>> Haftada 6 saat olan Yüksek Matematik derslerinin kapsamı bugün İngilizce
>> eğitim veren okullarda
>> okutulan Calculus I, ve Calculus II derslerinin bir hayli fazlası idi.
>> Advanced Calculus, Real Analysis
>> ve Linear Algebra derslerinin de önemli kısımlarını kapsıyordu. Zaten
>> İTÜ matematik eğitimine
>> o zamanlar hala kıta Avrupası yaklaşımı hakimdi. Calculus konuları
>> gerçel analiz çerçevesinde
>> veriliyordu. Tavsiye edilen kitaplar Mangold-Knopp ve Köthe'nin cilt
>> cilt eserleri idi.
>> Tevfik hoca da sayı sisteminin kuruluşunda Dedekind kesimlerini
>> kullanmıştı ama pek anlamamıştık
>> doğrusu, bu kavram biraz yukarlarımızdan geçmişti.! Tevfik hoca temelde
>> analiz konularını işliyordu. Özelliği olan diğer konuları doçentleri
>> Kara Selma ve Asım Özkan'a bırakmıştı. Selma hocadan vector analizi,
>> hatta biraz da manifoldlar,
>> Asım hocadan ise doğrusal cebir ve kombinatorik analiz öğrendik.
>>
>> Geçen yazımda hikayesini anlattığım biz 5 deli ise Tatbiki
>> Mekanik Opsiyonunu seçip Cahit Arf'tan
>> Analitik fonksiyonlar, Varyasyonlar Hesabı ve Tansör Analizi gördük !
>> Cahit Hoca tabii ki İTÜ'den
>> alışık olmadığımız bir hoca tipi idi. Geçen mailimde anlattığım gibi 5ci
>> yıl matematiğinin konularını biz
>> öğrencilere danışarak seçmişti ! "İnşaat mühendisliğindeki temel tanımlar
>> stress ve strain, bunlar
>> esasında tansörlerdir" demişti. "Onun için isterseniz biraz tansör
>> analizi" yapalım". Biz de "aa, tabii, tabii
>> olur tansör çalışalım" dedik ! Aslında bu lafı hep duyuyorduk ama
>> matematiksel olarak ne anlama geldiğini
>> bize hiç bir hoca anlatmamıştı o güne kadar. Bizim opsiyona gelmeyenlerin
>> de hepsi tansörün ne
>> olduğunu öğrenemeden mezun oldu ! (Asım Hocanın kapsadığı kadar linear
>> algebra içinde multi-linear
>> algebra doğal olarak yoktu).
>> Dönem daha yeni başlamıştı. Biz birkaç opsiyon öğrencisi bir akşamüstü
>> Taşkışladan çıkıp Dame de Sion'un önünden yukarı doğru yürürken yanımızda
>> bir araba durdu. Baktık piposunu tüttüren Cahit Hoca. "Taksim
>> -Galatasaray istikametine gidiyorsanız götüreyim" diyor. Allah allah ne
>> biçim hoca bu ??!!
>>
>> O zamanların İTÜ İnşaat Fakültesi Türkiye'nin bütün kalburüstü Liseleri
>> Fen dallarının en önde gelen
>> öğrencilerini çektiği için tabii 140 kişilik böyle bir kitlede çok
>> ilginç, egzatrik tipler de vardı. Hatırımda
>> en çok yer edenlerden birkaçından söz edeyim:
>>
>> Atasağun BAYKAL: Köy kökenli olduğu için eğitimi biraz gecikmiş, bize
>> gore yaşlı durur, kilolu, kerli
>> ferli bir öğrenci 30 larında gösteriyor. AAL (Ankara Atatürk Lisesi) 'ın
>> birincisi, gelmiş geçmiş en
>> parlak öğrencisi imiş AAL'in. Hiçbir sınav öncesi ders notlarını veya
>> ders kitabını çalışırken görmedik.
>> "Ben sınav sabahı istiareye yatar , ne sorular sorulacağını bilirim"
>> derdi, (tabii bize söylemezdi) !!
>> Diğer iddiaları "ben gömülerin yerlerini bilirim", "ben tavlanın 3
>> sırrını leşfettim, kimse beni yenemez"
>> (gerçekten de yenemezdik!), "sputnik aya gitse de arka yüzünü göremez,
>> fotoğrafını çekemez.
>> Çünkü ay dünya etrafında dönerken arka yüzü hiç görülmüyor, tanrı bize
>> arka yüzünün göstermiyor !
>> Dolayısıyla görmemiz, oraya ulaşmamız kabil değildir"!! (Ne kadar parlak
>> olursan ol , dar aile,sokak,
>> mahalle çevrelerinden edinilen bağnazlığı yıkmak çok zor)!
>>
>> Mezuniyet sonrası Atasağun'u hiç göremedim. İnsanlar ayın arka yüzünü de
>> görünce acaba "o resimler
>> sahte, bir emperyalist oyunudur !" mu dedi acaba? Hazine bulup zengin de
>> olmadı ama bir sure Ankara Belediye Başkan Yardımcılığı yaptığını duydum.
>> Şimdi hayatta mı onu dahi bilemem.
>>
>> Doğan YALAZ : Müthiş bir müzik kulağı ve yeteneği ! Öyle Bach, Beethoven,
>> Mozart'ın tanınmış
>> eserleri değil, herhangi bir eserden bir kaç mezür dinlet sana hemen
>> söylesin : örneğin Shostakovich,
>> 6 ci senfoni üçüncü kısım" diye. Ablası Tomris Yalaz'ı (bir inşaat
>> mühendisi ile evlenip Tomris Öziş oldu
>> daha sonra) İzmir'de büyük piyanist Wilhelm Kempf bir konser turnesinde
>> keşfediyor, Almanya'ya
>> götürüp ders veriyor ve Tomris bir konser piyanisti oluyor. Aslında Doğan
>> ile Tomris çocukluklarında
>> birlikte piyano dersleri alırken Doğan iki kardeşin daha yeteneklisi
>> olarak bilinirmiş. Fakat Doğan
>> MÜYENDİS olmağı tercih ediyor müzik kariyeri yerine ! İTÜ İnşşatın en
>> palas Yol opsiyonunu
>> seçiyor. İsviçrede firmalarda çalışıp emekli oluyor , İsviçre'de
>> yerleşik. Şu anda Parkinson tedavisi
>> görüyor ( neyse daha kötüsü değil. Neydi o aklımı başımdan alan Alman'ın
>> adı ? Cevap: Alzheimer !
>> ondan değil).
>>
>> Erhan KASRAESMEN (Last but not the least) . Sanırım onu pek çoğunuz
>> tanır, en azından Cumhuriyet'teki
>> köşe yazılarından bilir: siyaset, deprem, mühendislik, mimarlık , müzik
>> ve resim , allah ne verdiyse her konuda yazar!
>> ODTÜ İnşaat'tan emekli profesör. Tanınmış kitapları var : Deprem
>> mühendisliği, Mimar Sinan,
>> Gözün ve Kulağın Düğünleri (resim sergileri ve konserler üzerine), Ayla
>> Erduran , Bir Cumhuriyet Aydını
>> (Kamran Gündemir -Fazıl Say'ın hocası) vs.
>> Ben bir Fulbright grantee's olarak Amerika'da o da Fransa'da doktora
>> yaparken birbirimize 50 şer sayfalık
>> uzun mektuplar yazardık müzik ve kültürel konularda. (Ben Brown Senfoni
>> Orkestrasında keman çalıyordum,
>> bir de Brown satranç şampiyonu olmuştum !)
>>
>> Erhan'ın şimdi biraz sağlık sorunları var ama genel durumu iyidir,
>> (eşimin güzel bir lafı var :"bu yaşlarda boğmaca olup su çiçeği çıkaracak
>> değiliz ya"!).
>>
>> Kalemime (daha doğrusu klavyeme) böyle uzun ve belki de lüzumsuz
>> ayrıntılı bir yazı yazma cesareti
>> veren sayın üyelere, özellikle de Yılmaz Akyıldız ve Hüseyin Eğinç'e
>> tekrar çok teşekkür ederim.
>>
>> Saygılarımla,
>>
>> Uluğ ÇAPAR
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>>
>> 2 Mart 2017 22:51 tarihinde yilmaz akyildiz <
>> yilmaz.akyildiz at listweb.bilkent.edu.tr> yazdı:
>>
>>> Timur ağbinin ekdeki yazısı için Zafer Ercan'ın
>>> "..zaten öyle yapılmıyor mu, birşey mi kaçırdım ne?"
>>> dediğini duyar gibi oluyorum.
>>>
>>> Zafer de haklı, çünkü kendisi yeni mahsul (nesil) ve
>>> fırından çıkmak üzre olan son yazdığı Topoloji kitabının bel kemiği
>>> limit olmalı.
>>> Anlaşılan o ki Zafer tarih bilmiyor!
>>> Bizler artık birer dinazoruz, (bir başka dinazor Çiğdem Kağıtçıbaşı yı
>>> bugün kaybettik..) ve Timur ağbi de bu işin tarihine el atıyor.
>>> Zafer Ercan'ın okulunda olmayabilir ama belki diğer başka yerlerde reel
>>> sayıların inşaası hala eski usullerle yapılıyor.
>>>
>>> Eski usul derken, geçenlerde "İTÜ İnşaatçı Matematikçilerimiz" konusunu
>>> 1964 girişli sınıf arkadaşlarımla da paylaştım, bakın nasıl yaralarına tuz
>>> basmışım. 53 sene geçmiş hala unutmamışlar. İşde Timur ağbinin yazdıkları o
>>> zamanların eğitiminin hatırlatması yanında topu yeni nesil en son Topoloji
>>> Kitabı nın yazarı kendisi de bir "limiting case" olan Zafer Ercan' a
>>> atması..
>>>
>>> Aşağıda mesajlarını okuyacağınız benim sınıf arkadaşlarıma ilaveten Uluğ
>>> Çapar ve Barış Kendirli den Kara Selma Soysal hususunda çok da güzel anılar
>>> ve methiyeler okumuştuk. Zaten onlar da neticede mühendis değil matematikçi
>>> oldular..
>>> " Selma Hanim benim 1959-1960 da hocam oldu, ve onun güzel anlatımı
>>> nedeniyle matematiği daha çok sevdim. Hatta sınıftan bir arkadaş kendisine
>>> aşık oldu ve maalesef bu yüzden de akıl hastası oldu.
>>> Nur içinde yat Selma Hocam.
>>> Barış Kendirli
>>> "
>>>
>>> Arkadaşlar, 60 lar çok farklıydı, her açıdan.
>>> Matematik de bundan nasibini aldı:
>>> Bakınız bir başka sınıf arkadaşım ne yazdı:
>>> "
>>> Biliyorsunuz, ITU'ye girmek bizim lise donemlerimizde bir tutku idi. A
>>> a...
>>> hhh bir girebilsem! Bundan birkac yil once merhum usta kalem Hasan Pulur
>>> soyle bir sey demisti: "Bir ogrenci ITU sinavlarini ikinci kez de
>>> kazanamayinca Fatih Camii'nin minaresine
>>> çıkıp
>>> kendisini asagiya atarak intihar etmisti." Kim bilir buna banzer baska
>>> ne aci olaylar olmustu. Kazanamayinca tedavi gorenlerin de oldugunu
>>> duymustum
>>> "
>>>
>>> Selma Soysal Dedekind Kutuları derdi,
>>> Timur ağbi Dedekind Kesimleri diyor ve ekliyor:
>>> "calculusa yeni başlayanların zor anladığı bu konu..."
>>> yani Deniz'imiz ağlamakta haklıydı:
>>>
>>> "O kutuyu benim mantigim reddediyor.
>>> Ne luzum var bildigim PI yi kutu icine sokmaya.
>>> Bir halta da yaradigini sanmiyorum.
>>> Sirf matematik olsun diye ise amk o kutunun.
>>> Gencligimin en guzel gunlerini karartti.
>>> Frenkel'in "Askin matematigi dedigi bu herhalde.
>>> Kutulamalar elma sekerinin sapi gibi elimizde kaldi.
>>> Kullandigim matematik, hic bir zaman Kara Selma'ninki olmadi,
>>> Kabakcioglunun ogrettikleri oldu.
>>> "
>>> (Zafer Erca Deniz'in bu iç dökmesi için "müthiş tespit" dedi)
>>>
>>> Deniz devamla:
>>> "Selma hanim, Huseyin'in dedigi gibi Yilmaz icin gonderilmis bir lutuf
>>> oldugunu, yazilardan anliyorum.
>>> Ancak yine de, o siniftaki 180 kusur muhendis adayinin %80 inin (belki
>>> de fazla) matematikten korkmasina, hatta nefret etmesine neden oldugunu da
>>> ben 53 yildir unutamiyorum.
>>> Neyse ki, ikinci sene gelen Kabakcioglu hoca ve asistani (sari Selma derdik
>>> kendisine) sayesinde bu korkularimizi yenebildik. Cunku Kara Selma, o
>>> gune kadar okudugumuz matematigin bosuna oldugunu hissettiren bir tavir
>>> icindeydi.
>>> Ve anlatma yetenegi olmadigi icin dersin cogunda birbirimizin yuzune bos
>>> gozlerle bakardik.
>>> Yilliktaki ilk 5 kisi disinda.
>>> Gunah cikartmak icin, anlatma yetenegini, Saffet Muftuoglu'nun katlinde
>>> sahit oldugu icin sok gecirip, kaybettigini soylediler ama bizlere verdigi
>>> onca zarardan sonra.
>>> Onlarda malesef ilk yil oldugu icin anladiklarini cok kucuk bir cevre
>>> disinda kimse ile paylasmadilar.
>>> Derste hirsimdan agladigim gunleri hatirlarim hala.
>>> Onu affedebilmis degilim, bunca yildan sonra.
>>> (Temel'in dedigi gibi; "Onun da bi yerindeydi sanki")
>>>
>>> Ve
>>> Vedat ilave etti:
>>>
>>> "
>>> Selma Hoca'mizin bu kutulama (Dedekind cut) işini üstelik de dersin en
>>> başlarında, üstelik de kazandigimiz onemli bir giris sinavinin hemen
>>> ertesinde bizim onumuze koymasinin nedeni uzerinde bu aksam çöyle sakin
>>> kafa ile tekrar dusundum. Bu konunun sirfi matematigin (Pure mathematics)
>>> konulari arasinda oldugu konusunda kusku yok.
>>>
>>> Bana oyle geliyor ki, Hoca'nin amaci bu konuda bizlere kenarindan
>>> kosesinden sirfi matematik konusunda bir çeşni vermeye calismakti. Ama bu
>>> is galiba birkac hafta surdu ve çeşni olmaktan cikti ve hepimizin agiz tadi
>>> bozulmus oldu. Bakin Deniz hala bozulan agiz tadinin etkisi altinda.
>>>
>>> Animsadigim kadariyle, Hoca bu konu ile ilgili hic soru sormadi. Bir
>>> yoklayin belleklerinizi!
>>>
>>> Samimi olarak sunu da soyleyeyim: Ben bu kutulama isinin ne oldugunu
>>> ancak Yilmaz'in bu aciklamalari sayesinde ogrendim. Yani, Hoca'nin dersinde
>>> yediklerimiz keci boynuzunun cok otesindeydi. "
>>>
>>> _______________________________________________
>>> Tmd-uye mailing list
>>> Tmd-uye at listweb.bilkent.edu.tr
>>> http://yunus.listweb.bilkent.edu.tr/cgi-bin/mailman/listinfo/tmd-uye
>>>
>>>
>>
>>
>> _______________________________________________
>> Turkmath mailing list
>> Turkmath at listweb.bilkent.edu.tr
>> http://yunus.listweb.bilkent.edu.tr/cgi-bin/mailman/listinfo/turkmath
>>
>>
>
-------------- next part --------------
An HTML attachment was scrubbed...
URL: <http://yunus.listweb.bilkent.edu.tr/pipermail/turkmath/attachments/20170306/9f241567/attachment-0001.html>
More information about the Turkmath
mailing list