[Turkmath:3256] 3. resmin gizeminin sırları

yilmaz akyildiz yilmaz.akyildiz at gmail.com
Sun Sep 30 18:56:58 UTC 2018


Langlands buluşmasında yine bazılarınızdan Zafer Ercan' ın mesajları için
"her zaman negatif, her zaman kritik eden, hiç olumlu bir şey yazmayan
birisi, ama sizinkiler başka"  cinsinden sözler duydum. Haklı veya haksız
olabilirsiniz, bilemem, ama ben burasını "serbest kürsü" olarak kabul
ediyorum,  keşke sizler de yazsanız. Önceden de dedim, tekrarlıyorum: Ben
bu ekranı ZE nin yarattığı olumsuz havayı biraz da dağıtmak ve sizleri her
şeyden önce eğlendirmek, sonra da bilgilendirmek ve bazen de gençlere bir
şeyler öğretmek için kullanıyorum. Bir de eski anılarımı hatırlamama sebep
olduğundan kayda geçmiş oluyorum.

Gelelim konu başlığımıza: ilişikdeki resim hakkında

Belki şunları daha önce yazmış olsaydım 3. resim deki gizem daha kolay
anlaşılırdı:

- Langlands çok değişik bir matematikçidir. Hiç bir başka matematikçiye
benzemez. Kişilik olarak da bam başkadır. Mütevaziliğini kastediyorum.
Langlands da uzun bir yol geldi.  Pek de kolay olmadı her şey.  Kostant la
anılarımı Kilyos da Bob a anlatmıştım. Şaşırmamıştı. Bugüne kadar
matematikte Langlands' ın öngörülerine ters düşen bir durum yaşanmamıştır!
Dün Karaköy de ben Langlands ın türkçe konuşmasını dinlerken nasıl
hatırlamam Kostant' ın şu iğnelemesini:  zamanlardan 1974 ilkbahar, Bert' e
'Bob Türkçe de biliyor' dediğimde,  Kostant "Türkçe Langlands Programı için
şart midur?" demesin mi... Nur içinde yatsın, sıkı bir MIT matematikçisi
idi, çok agresif birisiydi.  Andre Weil için yazdığı o tarihi  el yazısı
ile 17 sayfalık mektup misali, Langlands ın matematiği bir problem çözmek,
bir teorem ispatlamak formatında olmamıştır. Onunkisi bir program, nitekim
ismi de Langlands Programı dır. Yokmudur Bob un ispatladığı teoremler?
Elbette var! Hem de ne kadar. Mihenk taşları da Langlands Programından
önceler. Ama esas format, dediğim gibi çok geniş ve ilk bakışta alakasız
gibi gözüken bağlantıların önsezi si, yani bir nevi "peygamber" lik. Bu
kelimeyi Bob hakkında Kilyos daki evimde ilk defa İlhan İkeda ya
söylediğimde, İlhan "çok doğru bir tanım, o gerçekten bir peygamber"
demişti. O günden beri Langlands bizim için bir Peygamberdir. Grothendieck
de öyle, Atiyah değil..!
Bu iki peygamberi içeren şu paragrafı ben severim:


*Langlands' life has been by no means as extravagant as Grothendieck
<https://en.wikiquote.org/wiki/Alexander_Grothendieck>'s, but
his romanticism <https://en.wikiquote.org/wiki/Romanticism> is evident to
anyone who reads his prose <https://en.wikiquote.org/wiki/Prose>;
the audacity <https://en.wikiquote.org/wiki/Audacity> of his program, one
of the most elaborate syntheses of conjectures and theorems ever
undertaken, has few equivalents in any field of scholarship
<https://en.wikiquote.org/wiki/Scholarship>.*

- dün ayaküstü Muhammed Uludağ ile konuşurken kendisine benim onun ismini
ara sıra kullanmama alınıp alınmadığını sorduğumda Muhammed: "reklamın
kötüsü olmaz" dedi..

- benim klasik resimlerle ilk tanışmam, Cihan Sacliğlu nun bir gün biz
ODTÜ fizikte
öğrenci iken satın aldığı El Greco kitabı ile oldu. Cihan ı kitaptaki
resimlere bakarak, gökteki bulutlar ve o bulutların arasından uzanan
elleri, tanrının o resimlerdeki varlığını nasıl yorumladığını hayretle
seyrederdim. Ben köyden inmişim, ne anlarım resimden, sanattan, müzikten.
Netekim Bach dinlemeyi de ben Cihan dan öğrenmiştirim. Benzetmek gibi
olmasın (haddimize mi düşmüş) ama şöyle de bir paralellik var: Feza Bey ne
kadar ince zarif, her konuda donanımlı, keman çalar, resim yapar, sanattan,
müzikten kadından anlar ise Cahit Arf Hoca o kadar uzaktır bu gibi
matematikle yakın ilgisi olmayan sosyal veya sanatsal konulardan. Bir
defasında Tosun Terzioğlu demişti, Cahit Bey dişlerini fırçalamıyor olmakla
övünürmüş... Şu feleğin işine bakın: 2 sene sonra Şikago dan Berkeley e
ziyarete gelen Cihan kaliforniya sarışını kız arkadaşımın resim okuduğunu
öğrenince ona Telegraph Avenue deki bir kitapçıdan satın aldığı bir resim
kitabı hediye etmişti. Hatırlıyorum, ağır ve büyük boy bir kitaptı. (Cihan
ilave etti: "Senin Catherine'in galiba yaş günüydü. Klimt hayranı olduğunu
söylemişti.  Ahmet Gökalp da oradaydı, parayı bölüşüp güzel bir Klimt
kitabı almıştık"). Chatherine kaliforrniyalı sarışın aptal, BB ve MM
tipindeydi, ama sonradan anlaşıldı ki hiç de aptal değil, yoksa beni
terkedermiydi.. Şimdiki hayat arkadaşım veteriner diplomalı, ne güzel
çiftliğimdeki hayvanlarıma bakar derken,  meğerse içinde resim yapma aşkı
varmış. Bir resim yapmaya başlamasın, en az 3 gün ondan artık haber
alamazsınız. Matematik yapmak gibi bir şey bu resim işi.  Anlayacağınız
şimdi bütün o  43 kaz, 25 hindi  ve finite but uncountable number of (!)
süs tavuklarının bakımı benim üstüme kaldı..  kısacası diyeceğim, hayat
sürprizlerle doludur, program yapmaya gelmez...

Şimdi yukarıdaki bilgiler altında 3. resme tekrar bakalım:
Solda Peygamber programını anlatıyor.
Sağda üstteki loca dan tam bir Pop  pozlarındaki Muhammed in bakışlarına dikkat
edin..
Ve ben o anı androit imle kaydetmişim.
Nasıl paylaşmam sizinle..?!
Şimdiki ressamım  sadece natürmort çiziyor.
Ama bir gün isterim ki bu 3. resmi eski italyan klasik resimlerine benzer
şekilde yağlı boya yapsın.
Tabloya önde oturanlardan kimlerin gireceğine ben karar vereceğim..
y.a.
(!): sonlu ama sayılamaz bir kümeye örnek olarak benim süs tavuklarımı
verebilirsiniz.
      onları sıraya koymak mı? forget it!
-------------- next part --------------
An HTML attachment was scrubbed...
URL: <http://yunus.listweb.bilkent.edu.tr/pipermail/turkmath/attachments/20180930/27c9c8e6/attachment-0001.html>
-------------- next part --------------
A non-text attachment was scrubbed...
Name: IMG_20180928_141417.jpg
Type: image/jpeg
Size: 5312432 bytes
Desc: not available
URL: <http://yunus.listweb.bilkent.edu.tr/pipermail/turkmath/attachments/20180930/27c9c8e6/attachment-0001.jpg>


More information about the Turkmath mailing list