[Bsb-forum:274] Bir Dil, Nasıl 'Bilinir'?

Serdar Şahinkaya Serdar.Sahinkaya at kalkinma.com.tr
29 Oca 2010 Cum 10:07:43 EET


Cumhuriyet 29.01.2010

ODAK NOKTASI

AHMET CEMAL

Bir Dil, Nasıl 'Bilinir'?

Bir dili bilmek.

Bu, yaşadığımız ortamda öylesine yanlışlar üstüne bina edilmiş bir olgu ki, bir dili "bilebilmek" neredeyse olanaksız.

Yanlışlar, anadilimizde başlıyor. Çünkü bu toplumda: "Dil biliyor musunuz?" sorusundan anlaşılan, soruya hedef olanın "yabancı dil" bilip bilmediği. Bir Türk'e Türkçe bilip bilmediğinin sorulabilmesi, kimse için akla sığar bir durum değil. Çünkü eğer Türk iseniz, Türkçeyi "zaten" ya da "doğal olarak" bilirsiniz! Ve dil yanlışlarımız da işte daha bu noktada başlıyor.

Çünkü bizler -yani çoğumuz-, hiçbir şeyin, ama hiçbir şeyin "zaten" veya "doğal olarak" bilinemeyeceğini, bu gerçeğin kapsamına anadilimizi bilmenin de girdiğini bilmiyoruz. Bu bağlamda "bilgi" ile "gerekliliği" birbiriyle karıştırdığımız, bu yüzden de "bilme"yi kolaylıkla varsayabildiğimiz için bilmiyoruz. Anadilimiz Türkçe ise eğer, onu bilmenin gerekliliğini ve doğallığını bilme eyleminin kendisiyle karıştırıyoruz. Bu, neredeyse internetin günlük hayatımıza girmesiyle birlikte toplumumuza artık "bilgi toplumu" gözüyle bakmamız kadar yanlış bir varsayım. Zira internet, bize sayısız bilgi değil, fakat sayısız veri sağlar; bu verilerden ihtiyaç duyduklarımızı kendimiz için bilgiye dönüştürmemiz, ancak seçtiğimiz verileri zihinsel süreçlerimizden geçirerek birer bilgi niteliğiyle özümsememiz, kendimizin kılmamız koşuluna bağlıdır. Bir defa edinilmiş bilginin kalıcılığı veya unutulmazlığı, bu zihinsel düzlemde işleme eyleminin doğal sonucudur. Buna karşılık veri yapısını koruyarak beynimize aldıklarımız, beynimizin "ezberler" dairesinde geçici olarak kalan konuklardır.

Dil bilmek açısından da -bilinmesi öngörülen ister anadil, ister yabancı dil olsun- durum farklı değildir. Ancak ülkemizde anadil için geçerli olan yanlış bakışlar, yabancı dil için de geçerlidir. Dil bilmek açısından "az", "biraz", "orta düzeyde", "iyi" ve "çok iyi" gibi ölçütler söz konusu değildir. Başka deyişle dil, bu bağlamda ancak "bilinen" veya "bilinmeyen" olabilir; bunun da nedeni, dil ile düşünme eylemi arasındaki çok özel ilişkidir. Herhangi bir dili biliyor sayılabilmemiz için, o dilde düşünebiliyor olmamız gerekir; düşünemediğimiz sürece, o dili henüz bilmiyoruz demektir. İşte bu yüzdendir ki, hep Almancayı bildiğimi, buna karşılık -o dilde kimi zaman rahatlıkla kitap okuyabilmeme rağmen- İngilizceyi henüz bilmediğimi söylerim. Çünkü Almanca bir şey söyleyecek ya da yazacak olduğumda, önce söylemek istediğimin Türkçesini kafamda oluşturup Almancaya çevirdikten sonra işe koyulmam; Almanca söyleyeceğim veya yazacağım şeyi doğrudan Almanca düşünürüm. Bunun kanıtladığı gerçek, Almancayı Türkçe kadar özümsediğim ve bir dil olarak benim kıldığımdır. Ya da şöyle diyelim: Artık Almanca da benim için Türkçe kadar düşünce dillerimden biridir. Bu durumun alternatifi birkaç tane değil, fakat tektir; o alternatif de söz konusu dili bilmemektir. Buna karşılık bir dili tam ya da iyi derecede bilmemek, biraz ya da orta düzeyde bilmek, aslında uyduruk söylemlerdir ve örneğin kişinin tam düşünemediğini, ancak biraz ya da orta düzeyde düşünebildiğini itiraf etmesiyle eşanlamlıdır.

Ülkemizdeki dil ortamında, bir dili çeviri yapacak kadar iyi bilmek veya çeviri yapacak kadar iyi bilmemek gibi tuhaf söylemler de geçerlidir. Bu söylemler tuhaf ve yanlıştır, çünkü beynin işleyişi, dil yoluyla gelen her iletiyi kendi anlama düzlemine çevirmek yönündedir. Bu düzlemin düşüklüğü, aslında düşünmenin yetersizliğinden başka bir şey değildir. Kısaca söylemek gerekirse, bu anlamda çevirmek, anlamanın kendisidir ve hemen her an gerçekleşen -ya da, yukarıdaki koşulları yetersiz ise, gerçekleşemeyen!- bir zihinsel etkinliktir.

Evet, bildiğimiz dil, ancak düşünebildiğimiz dildir; düşünmeyi alışkanlığa dönüştürmemiş bir toplum için ise böylesi, herhalde epey tedirgin edici bir dil anlayışı olsa gerektir!

acem20 at hotmail.com<mailto:acem20 at hotmail.com?subject=YoreNet%20e-MEDYA%20$%7bTARIH%7d-$%7bYAYIM_ADI%7d-$%7bHKODU%7d>

-------------- sonraki bölüm --------------
Bir HTML eklentisi temizlendi...
URL: http://yunus.listweb.bilkent.edu.tr/pipermail/bsb-forum/attachments/20100129/4c90c51d/attachment.htm 


More information about the Bsb-forum mailing list