[Turkmath:6868] Re: gençlerin bilmesinde fayda olur düşüncesi ile

Murat Ozer murat.h.ozer at gmail.com
Sat Dec 14 13:01:06 UTC 2024


Oktay Sinanoğlu da hem Yale den hem de Yıldız Teknik ten benzer şekilde
kapı dışarı edilerek bu şan ve şöhrete kavuşmuştur

Oktay Sinanoğlu Yale'den kovuldu/çıkarıldı mı? İlk defa duyuyorum.Selman
hocanın hikayesini biliyordum, ama Sinanoğlu'nun ki şaşırttı beni.

M.Ö

On Sat, Dec 14, 2024 at 3:32 PM yilmaz akyildiz <yilmaz.akyildiz at gmail.com>
wrote:

> sahibinden iznini  almadan aşağıda bir paylaşım yapacağım.
> yazar, türk üniversitelerinden ve matematiğinden tecrit edildiği için
> son yıllarda, örneğin Boğaziçi Matematik Bölümünde, ve benzer şekilde GS
> daki gençlerimizin matematikte yepyeni modern  konularda atılım içinde
> olduğunu bilmiyor olabilir. Ali Nesin de turkmath i takip etmediğini
> söylemişti.
>
> Önce şu kısaltmaların açılımını vereyim:
>
> FGE: feza gürsey enstitüsü
> ER: external review (yazar bu konuya yıllardır kafasını fena
> şekilde takmış vaziyette. onun yazısından sonra benim bu konuda bir
> diyeceğim olacak)
> MSU: yazarın yaka paça atıldığı Michigan State University (Oktay Sinanoğlu
> da hem Yale den hem de Yıldız Teknik ten benzer şekilde kapı dışarı
> edilerek bu şan ve şöhrete kavuşmuştur: evet bu
> kişiler amerigan üniversiteleri tarihinde tenürlü prof olarak atılmış
> yegane örnektirler. bu rekor da biz türklere aittir!).
> IMBM: İstanbul Matematiksel Bilimler Merkezi
> GGTE: Gökova Geometri ve Topoloji Enstitüsü
>
> *Üniversiteler değil, bölümler ER prosesinden geçirilir. FGE ve ODTU math
> in ER komitesini bizzat ben seçtim (tabii-ki bazı ünlü matematikçilerin
> desteğiyle), dikkat ederseniz çatlak dedikoduları önlemek için kendimi o
> komitelere koymadım.  ER komitesine daha önce bu konuda çalışmış başarılı
> track rekordu olan matematikçiler arasından seçilir. Ayni şekilde 80 li
> yıllarda MSU nun ER komitesinin kurulmasında ve orada ölmüş olan topoloji
> disiplinini tekrar diriltilmesinde yardimci oldum. ER prosesinden sonra
> bölüm gerekli reformlardan geçirildi, dersler güncellendi (daha once Point
> Set Topology en yüksek dersi iken, Algebraic topology, Characteristic
> Classes, Spectral Sequences, Cobordism teorisi, müfredata girdi). Bu
> atılımlar MSU’yu Group-1 üniversitesi seviyesine çıkardı. Bölüme bilhassa
> topolojide yeni kuvvetli elemanlar alındı. Seferber olup kütüphaneler
> update edildi, bilgisayarlar yeniledi. Bölümümüze Türkiye'den, Çin’den,
> Rusya'dan kuvvetli grad ogrenciler getirdik. Şimdi bakın Turkiye
> üniversitelerinin topoloji bölümlerinde, hatta yurtdışı üniversitelerinde,
> şu veya bu şekilde MSU daki bu reformlardan etkilenmemiş öğretim üyesi
> bulamazsınız). Sulanmamış bahçe gibi, yapılan üniversite reformlar daha
> sonra uygulanmazsa kurur gider. Nitekim sonunda bu oldu, bu bilim yuvaları
> sonunda nepotism hastalığına yakalandı. FGE, IMBM zayıfladı sonunda
> kapatıldı, MSU’nun durumu içler acısı. Varsın beni def ettiklerini
> sansınlar, biz yılmadan kendi imkanlarımızla GGT ile yolumuza devam
> edeceğiz, hemde büyük teoremler çözerek, öğrenci yetiştiştirerek.:)*
>
> *Benden bir Not*:
> External Review meselesi uzun bir süredir bilim dünyasında eleştirilmekte
> olup artık büyük bir ticarete dökülmüş olan dergi yayımcılığı içine para
> girince her şeyde olduğu gibi para bütün normları, ahlakı ve etiği
> bozmuştur. Bu kapitalizmin kaçınılmaz neticesidir. O kadar çok "çöp"
> makaleler yazılıyor ki şimdi artık Yapay Zeka ile bunların hacmine artık
> kamyonlar yetmeyecek TIR lara da sığmayacaklardir. Bu kadar hacmin içinde
> neyin doğru neyin yanlış neyin mühim olduğunu arada bul. 70 lerde Michael
> Spivak ın başına gelenlerle başlayan "publish or perish" curcunasi bugün
> hala geçerli. Her konuda çok pratik çözümler üreten biz türkler bu konuda
> da elhamdulillah çok başarılıyız. Yapay Zeka da tam bize göre. Bakın
> göreceksiniz yakında nasıl patlayacak bu sektör ve nasıl paraya dönüşecek.
> Bence insanlar bu yanlış yoldan çıkartılmalı. Orijinal olmayan, mühim
> olmayan hiç bir şey elektronik ortama bile sokulmamalı. Aslında bunu yapan
> bir kurum var: arXiv.org e-Print archive <https://arxiv.org/>
> oraya herkes her istediğini koyamaz. Bu ilk perdeleme diyelim.
> İsteyen oradaki makalelere kendi fikir ve kritiklerini yazarlar.
> Örneğin yukarıdaki yazarın benim bildiğim kadarı ile bir makalesi hala
> orada beklemededir, yani "reputable" bir journal de basılmasını bekliyor.
> Ne zaman basılır? işte bu ikinci perde:
> o konuda en yetkili kişi "üstat" o makaleyi okur ve "bu sadece burada
> kalmamalı,
> şu journal de yayınlanmalı" der ve perde kapanır.
> Problem böylece en yetkili kişi  "üstat" a indirgenmiş olur.
> Fakaaat, ya o kişi makalenin yazarına gıcıksa...
> ama arkadaş matematiksel gerçeğin karşısında kim ne kadar uzun süre karşı
> durabilir ki?
> ayrıca o "üstat" in de bir reputation var. Ve o da bir hata yapmak
> istemeyecektir.
> Bu şekilde referee lik tek bir "bilirkişi ustat" a ve onun mesuliyetine
> indirgenmiş olacaktır ve de o bilir kişinin kim olduğu da bilinecektir.
> Benim bildiğim kadarı ile National Academy of Sciences USA bu şekilde
> çalışıyor. Makalelerin giriş satırında: "*Communicated by şu üstat*"
> yazılı olarak basıma gidiyor.
> Ben nereden biliyorum bunları?
> Tek bir referee si var şu *makale
> <https://drive.google.com/file/d/1qxCiO1nxWwKQWCiqx5FjbDEpOh03UOww/view?usp=sharing>*nin:
>
> *Communicated by Bertram Kostant.*
> hayatımda rastladığım en hızlı basılmış makale dir.
> Hikayesini şurada yazdım, merak eden okur
> (benim yazılarım renkli türkçe sinemaskop tur, sadece ses yoktur...)
> *bir matematik ve fizik pot-pori si
> <https://docs.google.com/document/d/1Fx_Wu04qmVpXi7pxLOOecDWKmOeoibFT6-sMd5JBDSY/edit?usp=sharing>*
>
>
>
-------------- next part --------------
An HTML attachment was scrubbed...
URL: <http://yunus.listweb.bilkent.edu.tr/pipermail/turkmath/attachments/20241214/78892c3d/attachment.html>


More information about the Turkmath mailing list